Bebek ismi
meraba hocam ben Allah nasip ederse 2 ay sonra anne olucam bebeğimize ecenur koymayı düşünüyoruz fakat nur ismi ağır diyorlar ben rüyamda bir adam ismini ne koyarsanız koyun yanına nur ekleyin dedi ama şimdi cok kararsızız ecenur ağırsa bahar nasıl isim hocam saygılarımla
Merhaba kardeşim;
Rabbim anneye de bebeğe de sağlık ve afiyetler versin.
Bebeğinize vermeyi düşündüğünüz “ECE” adı, bizim lisanımızda erkek ismidir… Başkan, ulu, ileri gelen; ak sakallı ihtiyar; ağabey, arkadaş ve dost manalarınadır.
Son yıllarda ise ECE’nin, kendi kültür ve irfanımıza aykırı olarak, Rumca karşılığı olan kraliçe anlamında kullanılıp kızlara isim olarak verildiğini görüyoruz. Toplumumuzun büyük kesiminde halen de -maalesef- bu yanlışlık furyası devam edegelmektedir. Lütfen sizler bâri bu soruyu sorup “yanlış” olduğunu öğrendikten sonra bu hataya düşmeyiniz.
***
“NÛR” ismine gelince…
“NÛR”, lûgatte / sözlükte kelime olarak “nurlu, aydın ve ışıklı olmak” manasındaki “nevr” masdarından oluşan bir isimdir. Dolayısiyle NÛR, “aydınlık, ışık, ışığın bir şeye yansımasından meydana gelen parlaklık” demektir.
Ayrıca “apaçık olan, nesne / obje ve olayların mahiyetini ortaya koyup aydınlatan şeye de nûr denir".
Kelime Allah Teala’ya nisbet edildiğinde, “nûr menbaı / kaynağı” veya sıfat olarak “nurlandıran, her şeyi aydınlatan” diye açıklanır.
Müfessirler, “Allâhu nûru’s-semâvâti ve’l-ard” [Nûr suresi, 35] ayetini “Allâhu münevviru’s-semâvâti ve’l-ard” yani ‘Allah, gökyüzünü ve yeryüzünü tenvir eden / nurlandıran / aydınlatandır” diye tefsir etmişlerdir.
Nûr kelimesi Kur’an’ı Kerim’de “Allah, göklerin ve yerin nurudur” şeklinde Cenab-ı Hak için olduğu gibi, bazı ayetlerde Kur’an-ı Kerim için [Nisa suresi, 174; A’râf, 157], bazı ayetlerde gökteki ay için [Yunus suresi, 5; Nuh suresi, 16], çoğu ayette de Mevlâ-yi zû'l-Celâl'in doğru yolu yani hidayeti için kullanılmıştır. [Bkz: Bakara suresi, 257; İbrahim suresi, 1, Hadid suresi, 9]
Görüldüğü üzere bu kelime, farklı manalar için kullanılsa da aynı zamanda Allah Teala’nın zâtının ismidir. Bu yüzden çocuklara ad olarak verilmesi isabetli olmaz, sakıncalıdır.
Nitekim son devir dersiâmlarından ve Nakşî yolu Müceddidîn kolu silsilesini ikmâl ve itmâm ile bu zincirin son halkasını teşkil eden Süleyman Hilmi Tunahan (k.s.) hazretleri bir sohbetlerinde şöyle buyurmuşlardır:
“Nûreddin, Nûrullah [Ayşenûr, Elifnûr, Sevdenûr]... gibi nûr ile alakalı isimlerin sahipleri, belâlara maruz kalıp hayatları çilekâr [çilekeş] olur, [dert ve sıkıntılara mâruz kalır]. Zira Nûr, Cenab-ı Hakk’ın zâtının ismidir.” [Ali Erol, Hatıratım, s. 86-87]
Ayrıca hatırlatmakta fayda görüyorum; rüyaya itibar edilmediği gibi, onunla amel de edilmez, rüya hiçbir şey için mesnet ve delil teşkil etmez. Kılavuzumuz-rehberimiz ilim-irfan, âlim ve âriflerimiz olmalıdır.
Kararsızlığa gerek yok, kararlı olunuz. Eğer bebeğiniz kız olacaksa, ECE isminden vaz geçiniz. Erkek veya kız olsun, her iki durumda da “NÛR” isminden uzak durunuz.
Nûreddin, Nûrullah, başkan, dost, arkadaş, nur, bebek ismi, ecenur, ece, ulu, ileri gelen, ak sakallı ihtiyar, ağabey, aydın, ışıklı, parlaklık, nûr menbaı, Allah, gökyüzünü ve yeryüzünü tenvir eden, Ayşenûr, Elifnûr, Sevdenûr,