Kul hakkı nasıl ödenir?
Bugüne kadar hakkına girdiğimiz insanlar olmuştur.Unuttuğumuz insanların hakkını nasıl öderiz?
Cenab-ı Hak katında afva mazhar olmayan günahlardan biri şirk, öbürü de kul hakkıdır. Hz. Mevlâ, kulunun dağlar kadar günâhını bağışlarken, kul hakkını afvının dışında tutmakta ve bu husustaki bağışlamayı, ancak kulların biribirlerinin haklarına riâyet ederek aralarında helâlleşmeleri şartıyla tecellî ettirmektedir.
Onun için İslâm yolunun samîmî ve muttakî yolcuları, bir ömür kul hakkı hassasiyeti içinde yaşamışlar... Üzerlerine en ufak bir tozun dahî sıçramamasına dikkat etmişlerdir.
***
Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) buyurmuşlardır ki:
"Kim bir kul hakkı yemişse derhal o kardeşi ile helâlleşsin. Çünkü (kıyamet günü) dirhem de geçmez dinar da (Orada altının da gümüşün de değeri yoktur). Böyle olunca o (hak yiyen) kişinin sevapları alınır o adama yüklenir. Eğer sevapları yoksa o hakkını yediği adamın günahları buna yüklenir."[Buhari, Sahih, Rikak, 48]
Ebü Hüreyre'den (r.a.) gelen bir rivayet de şöyledir:
Rasûlullah Efendimiz (s.a.v.) bir gün, çevresindekilere;
- "Müflis kimdir, biliyor musunuz?" diye sordu. Ashab,
- "Bizim aramızda müflis, parası ve malı olmayan kimsedir", dediler. Rasûlullah (s.a.v.),
- "Şüphesiz ki ümmetimin müflisi, kıyamet günü namaz, oruç ve zekât sevabıyla gelir; fakat şuna sövüp, buna zina isnad ve iftirası yapıp, şunun malını yiyip, bunun kanını döküp, şunu dövüp, bu sebeple iyiliklerinin sevabı ona buna verilen... Ve üzerindeki kul hakları bitmeden sevapları biten... Hak sahiplerinin günahları kendisine yükletilip sonra da cehenneme atılan kimsedir" buyurdular. [Müslim, Sahih, Birr 59. Ayrıca bkz. Tirmizî, Sünen, Kıyamet 2]
İmam-ı Rabbani Ahmed el-Farukî (k.s.) hazretleri de buyururlar ki:
"Bir kimseden haksız olarak alınan bir kuruşu, sâhibine geri vermek, yüzlerle lira sadakadan kat-kat daha sevâptır. Bir kimse, peygamberlerin (aleyhimüsselâm) yaptığı ibâdetleri yapsa; fakat, üzerinde başkasının bir kuruş hakkı bulunsa, bu bir kuruşu ödemedikçe Cennete giremez."[el-Mektûbât, 2, 66 ve 87]
***
O bakımdan aman dikkat diyoruz:
Bilinen ve ödenme imkânı olan haklar aynen ödenmeli... Sahibinden de ayrıca helâllık alınmalıdır.
Ödenme imkânı olup, her nasılsa hayatta iken ödenemeyen maddi haklar, vefatından sonra sahibi adına, yani sevabı ona olmak üzere yoksullara-muhtaçlara verilmeli... Kendimiz için de, ayrıca hak sahibi için de istiğfar etmelidir.
Sahibine söyleme ve ödeme imkânı olmayan, başkasına da ödenemeyen haklar için de, gene hakkın sahibine ve kendine çokça mağfiret dilemeli... Ona kendisindeki hakkını helâl ettirmesini, Allah Teala'dan ısrarla istemeli, yalvarıp yakarmalıdır.
Kul hakkı nasıl ödenir?, Cenab-ı Hak katında afva mazhar olmayan günahlardan biri şirk öbürü de kul hakkıdır, Kim bir kul hakkı yemişse derhal o kardeşi ile helâlleşsin, dirhem de geçmez dinar da, Müflis kimdir,