Dört Halife'nin yaptıkları da Sünnet midir?
Peygamberimizden sonra Müslümanlara emîrlik/idarecilik eden Dört Halife'nin yaptıkları-ettekleri de Sünnet sınıfına dahil midir?
Sünnet-i seniyyenin tesbitinde kılı kırk yaran bir hassâsiyetle hareket edilmiş, hadis diye uydurulmak istenenler ortaya çıkarılıp sahihlerinden ayıklanmıştır. Sırf bu hususla alâkalı müstakil eserler yazılmıştır. Bu itibarla endişeye, kafaları ve gönülleri bulandırmaya mahal olmadığı gibi, Dört Halife'nin yaptıklarının da Sünnet kategorisi içinde değerlendirilmesi gerektiğinde de kuşku yoktur.
Resûlüllah Efendimiz (s.a.v.) bizzat kendileri sünnet-i seniyyelerine Hulefa-i Râşidin'in sünnetlerine uyulmasının üzerinde durarak şöyle buyurmuşlardır:
“Size iki şey bırakıyorum. Onlara sıkı sıkıya sarıldıkça dalâlete düşmezsiniz. Bunlar, Allah’ın kitabı ve sünnetimdir.”[Feyzu’l-Kadîr, 3, 240] “Benim sünnetime, Râşid Halifelerim’in sünnetine temessük edin (tutunup sarılın), azı dişlerinizle sımsıkı yapışın.”[Sünenü Ebî Dâvud, Sünnet Bölümü]
Rabbimiz celle şânühû, âlemlere rahmet olarak gönderdiği Resûl-i Kibriyâsı’nın ve onun Râşid Halifeler’inin sünnetine sımsıkı yapışıp yaşamaya ve yaşatmaya bizleri muvaffak kılsın.
Dört Halife'nin yaptıklarının da Sünnet kategorisi içinde değerlendirilmesi gerektiğinde de kuşku yo,