Türkiye'de et tüketimi
selamunaleykum türkiyede müslüman kimliğine sahip insanlar olmamıza karşılık Allahın kanunlarını yönetim biçimi olarak tercih etmememiz, tercih edemediğimizi düşünürsek cihat etmediğimiz ve itaat ettiğimize göre beşer kanunlarıyla yönetilmek için %80-90lara varan katıılımlarla oy verdiğimize göre müşrik olmuyormuyuz.Kestiğimiz hayvanlarda müşrik elinden kesildiğine göre yemek caiz midir?
Ve aleyküm selam.
Mevcut vaziyet senin-benim kısacası Müslümanların tercihi değil ki. Şartlar ortada, halk da olabildiğince inançlarının iktizasını yaşamaya gayret ediyor. Hiç kimse hiçbir şeyi boş vermiş de değil. Tabii ideal olan, en iyi olandır; en iyi olan da topyekün kâinatı yoktan var eden Yüce Mevlâ’nın koyduğu nizamdır. Bunda hangi mü’minin şüphesi olabilir? Herkesin gayesi, cihadı, hizmeti de ideali yakalamak içindir.
Unutmayın ki, “İslâm ülkesi” başka, “içinde Müslümanların da yaşadığı ülke” başkadır. İslâm hukukunda bunların statüsü farklıdır. Şuurlu Müslüman ise, dünyanın neresinde olursa olsun, dininin gereklerini kendi fıkıh-hukuk düsturları çerçevesinde yerine getirebilir. Ama ruhsat, ama azimet yoluyla… Mevcut şartlara göre neyi nasıl yapması icap ettiğini bilir. Bilmiyorsa öğrenir. Öyle ‘iki cami arasında kalmış bînamaz’ gibi sersemliğe-kararsızlığa kapılmaz. Gaflet deryasına dalıp tembellik ve miskinlik etmez.
Bu durum et meselesinde de diğer meselelerde de böyledir. Hakiki mü’min raştırır, soruşturur, mümkün olanın en uygunu ile amel eder. Cihadın hangi şartlarda hangi nev’inin nasıl icra edilmesi gerektiğini de bilir ve hiçbir an üzerine farz olan mücadeleden geri kalmaz!
Şirk üzere olmayan insan, niçin müşrik olsun ki? Bu çok câhilane ve düşüncesizce-ölçüsüzce edilmiş bir laf! Atın kafanızdan bu tür saçmalıkları… Nerden biliyorsunuz kesilen hayvanların “müşrikler” tarafından kesildiğini? Bu denli sûizan olur mu?
Ayrıca sistemin iyileştirilmesi uğrunda atılan adımlar ortada... Nerelerden nerelere geldiğimiz açık değil mi? İnşaallah daha da iyi olacak. Bunca yılın tortuları-yanlışlıkları öyle hemen bir günde, bir senede ya da birkaç yılda temizlenip düzeltilebilir mi? “Tedrîcî tekâmül kaidesi” bu alanda da geçerli.
Toplum olarak hep birlikte gayret edeceğiz ki, müsbet yönde hızla mesafe alabilelim. Öyle ümitsizce yanıp yakılmanın, çaresizlik girdabında bocalamanın kime ne yararı olur? Size ve sizin gibi düşünenlere de söylenecek söz; madem öyle kabul ediyor ve inanıyorsunuz, o halde kendi yiyeceğiniz hayvanı kendiniz kesin. Mâni olan mı var?
Tabii ki “en güzel” varken, “güzel”e bile yer yoktur.
Başka ne denilebilir ki?
Cihâd, Türkiye, et tüketimi, müslüman kimliği, Allahın kanunları, en güzel, yönetim biçimi, beşer kanunları,