Kitabımız Kur’an-ı Kerim nasıl okunmalı?
Hocam Kur’an’ı okuma usulü nedir, nasıl okumalıyız? Tilavet adabı hakkında bilgi verebilirseniz memnun oluruz. Selam ve saygılar.. (İsim mahfuz)
Kur’an okumaya başlamadan önce yapılması gerekenler nelerdir? Bunları İmam Zerkeşî’nin (rh.) el-Burhan’ından (II/82-90) özetle aktarmak istiyoruz. Tabii öncelikle tilavet için kalben-ruhen, fikren-zihnen hazır olmalıyız Ondan sonra yapılması icap edenlerse sırasıyla şöyledir:
1. Temizlik: Kur’an okuyanın ağzını temizlemesi ve misvak kullanması müstehabtır. Güzel kokuyla kokulanmak da Kur’an okumaya duyulan bir saygıdır.
2. Abdest Almak: Abdesti olmayanların Mushafa dokunmadan Kur’an okuyabileceklerine dair alimler arasında ittifak vardır. Abdestsiz kişinin Kur’an okuyamayacağı hususunda ise Kitap ve Sünnet’te bir yasaklama bulunmamaktadır. Mesele, “Eşyada asıl olan ibahadır.”(Aksine bir delil bulunmadıkça her şeyin mubah olması esastır) kaidesi-esası çerçevesinde değerlendirilmiş ve böyle bir hükümde birleşilmiştir.
3. Kıbleye Dönmek: Kıbleye dönerek ve oturarak Kur’an okumak müstehabtır. Sait bin Museyyeb (r.a.) yaslanmış olduğu bir halde iken kendisinden Rasûlullah’ın (s.a.v.) bir hadisi sorulur. Doğrulup oturduktan sonra şöyle der:”Ben yaslanmış olduğum halde Rasûlullah’tan (s.a.) hadis rivayet etmeyi hoş karşılamam. Tabi ki Allah’ın kelamı saygıya daha layıktır.”
4. Eûzü-Besmele çekmek ve her okuyuşa Fatiha ile başlamak ve Fatiha ile bitirmek: Rabbimiz buyurmuştur ki: “Kur’ân okumak istediğin zaman önce o kovulmuş şeytandan Allah’a sığın.”[Nahl suresi, 98] Tilavetten önce “Eûzü” çekmek müstehabtır. Okumaya ara verme isteği ile okumayı bıraktıktan sonra yeniden okumaya dönülürse “Eûzü” tekrarlanır. Ancak mazeretten dolayı okumaya ara verilir ve uzun bir zaman da geçmeden okumaya dönülürse “Eûzü” çekmek gerekmez. Sadece Besmele çekmek kâfidir. “Yaratan Rabbinin adıyla oku.”[Alak suresi, 1]
6. Uygun Bir Hal Ve Ortamda Bulunmak: Kur’an, insanlara dünya ve ahiret saadetini sağlamak maksadıyla gönderilmiş ilahi bir nur ve feyiz kaynağıdır. Okurken huzur ve sükûna engel olacak bir hal ve ortam oluşturulmalıdır. Uyku hali de böyledir. Bu durumda da peygamberimizin tavsiyesi şudur:”Sizden biri gece kalkıp Kur’an okurken, Kur’an’ı diline dolaşıp ne dediğini anlamamaya başlayınca okumayı bıraksın. Hemen yatıp uyusun.”[Müslim, Sahih, Misafirun, 223]
7. Tilavete Uygun Okuma: Kur’an, Rasûlullah Efendimize vahyolunan Allah’ın kelamıdır. Bir beşer sözü ve yazması değildir. Bunun için okurken bu şuur ve idrakle okunmalıdır.
“Mü’minler ancak o kimselerdir ki,… O’nun ayetleri okunduğunda imanlarını arttırır.”[Enfal suresi, 8/2]
8. Tertil ile Okuma: “Ve Kur’an’ı da tertil üzere (açık açık, tane tane, belli bir düzen içinde) oku.” [Müzzemmil suresi, 73/4] Ayette Peygamberimizden (s.a.v.) “tertil” ile Kur’an okuması istenmektedir.
Tertîl; bir metni okurken yavaş yavaş, acele etmeksizin, tane tane, her bir harfin edasının, nazmının ve manasının hakkını vermek suretiyle okumaya denmektedir. Kur’an okunuşuyla ilgili olarak, kelimeleri ağızdan kolaylıkla ve düzgün bir biçimde çıkarmak anlamındadır. [İbni Kuteybe, Tefsîru Garîbi’l-Kur’an, 262]
Kıraatte tertîl; yavaş yavaş, acele etmeden, harfleri ve hareketleri dizilmiş inci taneleri gibi açık bir şekilde, mana ve hikmeti düşünerek metni tâne tâne okumak anlamında kullanılmaktadır. [Kurtubî, Tefsîr, I, 17] Tabii vakit ve yer müsait değilse, tertilin dışındaki usûllerle de okanabilir.
9. Kur’an Okurken Ağlamak: Allah Teâlâ, “Kur’an’ın Müslümanlara okunduğu zaman onların ağlayarak secde ettiklerini ve Kur’an dinlemenin onların derin saygısını artırdığını, kalplerinin titrediğini” ifade buyurmaktadır. [İsrâ suresi, 17/107; el-Hacc, 22/35; Meryem suresi, 19/58]
Beyhakî de Sünen’inde Ebû Hureyre’den (r.a.) şöyle dediğini nakletmektedir: Allahu Teâla’nın: “Şimdi siz bu söze (Kur’ân’a) mı şaşırıyorsunuz? Gülüyorsunuz da ağlamıyorsunuz!”(Necm suresi, 59-60) ayeti nazil olduğunda Suffe ehli gözyaşları yanaklarından akıncaya kadar ağladılar. Rasûlullah (s.a.v.) onların ağladıklarını fark edince O da onlarla birlikte ağladı. O’nun ağlaması üzerine bizler de ağladık. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) “Allah korkusundan ağlayan kimse cehenneme girmez” buyurdu.
Bir başka hadiste Peygamberimiz şöyle buyurmaktadır: “Şu Kur’an hüzünlü olarak nazil oldu, öyleyse onu okuyunca ağlayın. Eğer ağlayamazsanız ağlamaya çalışın ve onu güzel okuyun. Onu güzel okumaya gayret etmeyen bizden değildir.”
Kur’an’ın hüzünlü olarak nazil olması, Kur’an’ın kalplere tesir eden gözleri yaşartan ulvi manalarla dolu olarak nazil olmasıdır. Onu huşu içinde tefekkürle okuyana tesir eder, gözleri yaşartır.. Kuran’ı Kerimi böylesi bir halet-i ruhiye ile dinlemek ve okumak esastır.[İbrahim Canan, Kütübi Sitte, 17, 89] Selefin de Kur’an okurken ağlayıp ürperdiği; fakat seleften bayılıp düşme gibi davranışlara başvurmadığı nakledilir.[İbrahim Canan, 4, 448]
***
Müntesiplerinden Ali Erol bey Hatıratında anlatıyor: “Üstazım Süleyman Hilmi Tunahan Efendi Hazretleri bir gün, (muhtemelen Şehzadebaşı camiinde) namaz kılındıktan sonra, talebeler arasında bulunan bir şeyhin oğluna aşr-ı şerif okumasını emrettiler. Çocuk, çok yüksek sesle okuyup bitirdikten sonra,
- “Burası dâru’l-eman’dır. Allah’tan gayriden korkumuz yok. Lakin şu okuma tarzıyla hiç ruhaniyet kaldı mı! Hafif sesle, daha ruhanî bir şekilde okuyabilirdin” buyurdular.
Demek ki zemin ve sesimiz müsait olsa bile, Kur’an-ı Kerim’i gereğinden fazla bağırarak yüksek sesle okumak, ruhaniyeti kaçırıyor. Bilhassa aşr-ı şerif okuyanların bu hususa dikkat etmeleri lazım. Tilavet-okuyuş; tezekkür, tedebbür ve tefekkür üzere ağlayarak, hiç değilse ağlar gibi yaparak hüzünle olmalıdır.
tertîl, hüzün, Kitabımız Kur’an-ı Kerim nasıl okunmalı?, tilavet usûlü, Hafif sesle, ağlar, ruhaniyet,