Harama bakmaktan kendini alamama hastalığı...
Efendim öncelikle soracağım sorudan dolayı çok özür dilerim, sorum ve sorunum aslında genç kardeşlerimizin birçoğunun problemi, ama pek kimse dile getirmez nedense.. Belki de utandıklarından. bilemiyorum. kısacası harama bakmaktan bir türlü kendimi alamıyorum, okul ve iş ortamı da buna müsait, bunun sonucu olarak da çok boşalıyorum, bu günahtan, iğrenç durumdan nasıl kurtulabilirim? Syglr. (Lütfen ismimi yayınlamayın)
Sevgili kardeşim;
Öncelikle şunu hatırlamamızda zannederim yarar var.
Evet, “Haya (insanda utanma hissi) imandandır”, ancak “Dini meseleleri öğrenmekte de haya olmaz”. Bunların her ikisi de Rasûlullah Efendimizin (s.a.v.) sözleridir. Elbette ki dinimizle ilgili hususlardan bilmediklerimizi sorup öğreneceğiz. Bundan daha tabii, daha normal ne olabilir. Onun için utanmanıza-sıkılmanıza gerek yok. Bunu bilmenizi ve müsterih olmanızı isterim.
Şimdi de gelelim sözünü ettiğiniz sıkıntınıza, kurtulmak istediğiniz duruma…
Bu vaziyetten kurtulabilmek için, öncelikle kararlı ve iradenize hakim olmanız gerekir. Bir şeyden kurtulma hususunda yeterince azimli ve kararlı olursak, mutlaka kurtuluş yolları açılacaktır
Gayrimeşru ilişkilerin hemen hepsi harama bakmakla başlar. Bu hususta Rabbimiz şöyle buyurmaktadır:
“Mü’min erkeklere söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. Bu davranış onlar için daha nezihtir. Şüphe yok ki, Allah onların yaptıklarından hakkıyla haberdardır.” [Nur suresi, 30]
Yine bu mevzu ile alakalı olarak Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) Efendimiz şöyle buyurmaktadır:
“Ey gençler topluluğu, sizden evlenmeye gücü yeten evlensin; çünkü evlilik, gözü harama bakmaktan son derece önleyici, iffeti de en iyi koruyucudur. Evlenme masrafına gücü yetmeyen kimse de, oruç tutsun; zira oruç, kuvvetli bir şehvet kırıcıdır." [İbn Mâce, Sünen, Nikah-1]
Harama bakmayı terk etmenin yanında ayrıca ibadetlerimize devam noktasına da dikkat etmemiz gerekir.
Hadis-i şerifte ifade edildiği gibi oruç, nefsanî-şehevî kötülüklerden korunma yolunda bize çok büyük yardımcıdır.
Kur’an-ı Kerim’de yine, “ (Ey Rasûlüm!) Kitaptan sana vahyolunanı oku, namazı da dosdoğru kıl. Çünkü namaz, insanı hayâsızlıktan ve kötülükten alıkor..”[Ankebut suresi 45] buyrulmaktadır. Namazlarımızda düzenli ve daha dikkatli olmamız gerekir. Gerek namazın iskeleti durumunda olan ta’dil-i erkâna riayet hususunda, gerekse ruhu mesabesinde bulunan ihlâs noktasında… Kalp huzuru ile eda etmeliyiz namazlarımızı…
Gayri meşru yollara şeytan teşvik eder insanı, nefis baskı yapar, hisler de sıkıştırır. Onları susturacak en tesirli silah, uhrevi meselelerle meşguliyet ve insanı günahtan koruyan bir çevrede bulunmaya-yaşamaya çalışmaktır. Kötü çevre ve arkadaşlardan olabildiğince uzak bulunmak lazım.
Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.),
- “Ben zina etmek istiyorum” diyen bir gence,
- “Aynı şeyin kız kardeşine, kızına, halana ve teyzene yapılmasını ister misin?” diye sormuş, delikanlı;
- “Hayır” deyince,
- “Senin zina etmek istediğin kadın da birinin kızı veya kız kardeşi yahut da halası, teyzesi değil midir?” buyurarak onu bu işten vazgeçirmiştir.
Sizi harama sürükleyen kötü arkadaş çevresinden uzaklaşmak sizin lehinize olacaktır. Allah (c.c.) cümlemizin yâr ve yardımcımız olsun. Onun yardımı olmadan ne günahlardan sakınabilir ne ibadet-taat yapabilir ne de hayır-hasenat ve hizmetlerde bulunabiliriz.
"İlim, muhabbet, kâmil itikat ve havf (Allah korkusu)isyâna (günah işlemeye) mânidir." [Süleyman Hilmi Tunahan (k.s.) hazretlerinden, nakleden, Ali Erol, Hatıratım, s. 86] Vesselâm…
harama bakmak, kendini alamama, gayrimeşru, ırz, nezih, evlenmeye gücü yeten evlensin, gücü yetmeyen oruç tutsun, oruç kuvvetli bir şehvet kırıcıdır,