İmama uyan kişinin durumları (III)
Hocam bir sorum olacaktı ama her birerini ayrı ayrı cevaplarsanız sevinirim. Muktedînin halleri olan müdrik, lâhık, ve mesbuk’u ve bunlara dair meseleleri açıklayabilir misiniz? Tşk ederim
Mesbûk’u daha önceki bir cevabımızda anlatmıştık, oradan bakılabilir. O bakımdan dilerseniz bu III. Cevabımızda, mesbûk’la ilgili uygulama örnekleri üzerinde duralım.
(1) Sabah namazının ikinci rek`atında imama uyan mesbûk, tekbir alıp susar, imam ile birlikte son oturuşta yalnız Tahiyyât okur, imam selâm verince kendisi ayağa kalkar, kaçırdığı ilk rek`atı kılmaya başlar. Sübhâneke ve eûzü Besmeleden sonra Fâtiha ile bir miktar Kur'an okur, rükû ve secdelerden sonra oturup, Tahiyyât ile Salli-bârik ve Rabbenâ âtinâ dualarını okuyarak selâm verir.
(2) Akşam namazının ikinci rek`atında imama uyan kimse de birinci rek`at için bu şekilde hareket eder.
Akşam namazının son rek`atında imama uyan kimse, Sübhâneke'yi okur, imamla beraber o rek`atı kılıp teşehhütte bulunur, bundan sonra kalkar. Sübhâneke'yi okuyup Eûzü-Besmele çeker ve Fâtiha ile bir sûre veya bir miktar âyet okur; rükû ve secdelerden sonra oturur, sadece Tahiyyât okur, sonra Allahü ekber diyerek ayağa kalkar, Besmele çekip Fâtiha ile bir sûre veya birkaç âyet okuyarak, rükû ve secdeleri ve son oturuşu yapar ve selâm ile namazdan çıkar.
Bu durumda üç defa teşehhütte bulunmuş olur. Bununla birlikte mesbûk, ikinci rek`atın sonunda yanılarak oturmayacak olsa, kendisine sehiv secdesi gerekmez; çünkü bu rek`at bir yönüyle birinci rek`at mesabesindedir.
(3) Dört rek`atlı namazın son rek`atında imama uyan kimse imam ile teşehhütte bulunduktan sonra kalkar, imamla birlikte kılamadığı ilk rek’atten başlar; Sübhâneke, Fâtiha ve bir sûre okuyup oturur ve Tahiyyât okuduktan sonra kalkar. Geri kalan iki rek`atı yani ikinci ve üçüncü rek’atları tamamlar. Bunların da birinde zamm-ı sure okur, öbüründe okumaz. Zira imamla sadece dördüncü rek’atı kılabilmişti…
(4) Dört rek`atlı namazın üçüncü rek`atında imama yetişen kimse, kendisinin birinci oturuşunu imamın son oturuşuyla birlikte yapar, imam selam verdikten sonra kalkınca ilk iki rek`atı kaza edeceği için, kendisi bu ilk iki rek`atı nasıl kılacak idiyse öylece kılar.
(5) Dört rek`atlı bir namazın ikinci rek`atında imama uyan kimse, üç rek`atı imamla kılmış olur, imam selam verdikten sonra kalkar, kılamadığı ilk rek`atı kılıp oturur ve selâm verir.
İmama ilk rek`atın rükûunda yetişen kimse, mesbûk değil müdrik sayılır…
Fakat imama rükûdan sonra yetişen kimse o rek`atı kaçırmış olur ve mesbûk durumuna düşer.
Teşehhüt miktarı oturduktan sonra imam daha selâm vermeden önce mesbûkun ayağa kalkması mekruh sayılmıştır.
Ancak abdestinin veya vaktin sıkışık olması durumunda mesbûk imamın selâm vermesinden önce kalkıp namazını tamamlayabilir.
***
Ebû Hanîfe'ye (rh.) göre, tek başına namaz kılan kimse “teşrık tekbirleri” ile yükümlü olmadığı halde, mesbûk kurban bayramında teşrık tekbirlerini imam ile birlikte alır, daha sonra ayağa kalkıp kaçırdığı rek`atları tamamlar.
İmam selâm vermeden önce Tahiyyât'ı okuyup bitirmiş olan mesbûk, isterse kelime-i şehâdeti tekrar eder… Başka bir görüşe göre ise susar. En doğrusu; Tahiyyât'ı yavaş yavaş okumaktır.
İmam dördüncü rek`atta oturup yanlışlıkla beşinci rek`ata kalksa, mesbûkun namazı bu kıyam ile fâsit olur. Fakat dördüncü rek`atta oturmadan beşinci rek`ata kalkmış ise, secdeye varmadıkça mesbûkun namazı bozulmaz.
Tahiyyât, İmama uyan kişinin durumları (III), mesbûk’la ilgili uygulama örnekleri, teşrık tekbirleri,