"Sekaleyn", "Rasûlü's-sekaleyn" ve "Müfti's-sekaleyn" tabirleri...
"Sekaleyn", "Rasûlü's-sekaleyn" ve "Müfti's-sekaleyn" ne demektir, bu tabirleri açıklar mısınız?
Sekaleyn, kelime olarak yere ağırlık veren iki şey anlamınadır. İslâmi ilimler ıstılahında ise, ağırlığı ve değeri olan önemli iki cins, ilahi teklifle muhatap olan iki grup, yani insanlar ve cinler topluluğu demektir. Her iki zümre de imanla yükümlü, amel ve ibadetlerle, ahlâkla sorumlu ve değerli varlıklardır. Tabii yükümlülük ve sorumluluğunu bilmeyen/tanımayanlar ise, hayvanlardan da beter/sapık varlıklardır.
"Rasûlü's-sekaleyn", insanların ve cinlerin peygamberi demektir. Bu ünvan âlemlere rahmet Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) içindir, sadece ona mahsustur. Ayrıca ins ve cinnin efendisi anlamında, "Seyyidü's-sakaleyn " de denilmektedir.
"Müfti's-sekaleyn" tabiri ise, insanların yanında cinlere de müftilik eden zatlar hakkında kullanılmıştır. Mesela İmam Şa'râni (k.s.), İbn Kemalpaşa (rh.) gibi zâtlar bu ünvanın sahibidirler. Nitekim İmam Şa'râni hazretlerinin, sırf cinlerin sorularına verdiği cevapları muhtevi/içeren bir eseri de vardır. İsmi, "Keşfü'l-Hicâbi ve'r-Rân an vechi es'ileti'l-Cân"dır. Son devir dersiamlarından, Nakşi yolu Müceddidîn kolu zincirinin 33. ve son halkasını teşkil eden Süleyman Hilmi Tunahan (k.s.) hazretlerinin de cinlerden talebeleri/bağlıları olduğunu biliyoruz.
"Sekaleyn", "Rasûlü's-sekaleyn", "Müfti's-sekaleyn", Hıcâb, rân, Şa'rânî, İbn Kemalpaşa, Süleyman, Hilmi, Tunahan,