Sorular | Soru sor

Kur'an'da secâvend işaretleri

Kur'an-ı Kerim'deki secâvend işaretleri ve önemi hakkında geniş bilgi verebilir misiniz?

Secâvend, Kur’an’da Vakf/Durma İşaretleri

Dilerseniz işaretleri harf harf/teker teker ele alalım.

(م): Mim: Vakf-ı lâzım işaretidir. Bu işaret nerede gelirse orada vakfetmek lazımdır, vaciptir. Vakf terk edilemez. Çünkü kastedilen mana bozulur. Hatta bu vakf, kasden terk edildiği taktirde, küfrü icap ettirmesinden korkulur. Mim İşareti, Kur’an-ı Kerim’de “84” yerde bulunmaktadır.maviekspres.com

(طَ): Tı: Vakf-ı mutlak alâmetidir. Bu işaretin bulunduğu yerde de vakf yapılması evlâ/daha güzel olmakla beraber, vasl da caizdir. Vakf yapılmazsa da bir şey lazım gelmez. Bu işaretin bulunduğu yerde durulur ve devam edilir.

(ج): Cim: Vakf-ı caiz alâmetidir. Vakf ile vasl ihtiyaridir/isteğe bağlıdır. Ancak vakf evlâdır.

(ص): Sad: Vakf-ı ruhsat işaretidir. Vakfın yeri olmayan, fakat zarurete mebni vakf caiz olan mahal/yer demektir. Vakf yapıldığı takdirde geriden almaya lüzum yoktur.

(ز) ): Ze: Vakf-ı mücevvez alametidir. Vakf caiz olmakla beraber vasl evlâdır. Vakf yapılırsa, geriden almak caizdir.

(لَا): Lâm-elif: Vakfın caiz olmadığını gösterir. Durma, durulmaz demektir. Çünkü mana tamam olmamıştır. Vasl etmek lazımdır. Vakf yapılırsa geriden almak gerekir. Ancak ayetin sonunda olursa, tekrar geriden almak doğru değildir. Çünkü orası diğer bir ayetin başıdır.

(ق): Kaf: Vasl alametidir. Vakf caizse de vasl evlâdır.

(قف): Kıf: Vakf alametidir. Bu kelime üzerinde “vakf yap” demektir. Vasl da caizdir.

( ۖ ): Sılî: Vakfın caiz, vaslın efdâl olduğuna işarettir.

(ك): Kef ( آذا ) veya ( kezalik ) kelimesinin kısaltılmış şekli olup, bir önceki işaret gibidir, demektir.

(ع):Ayın: Rükû alametidir. Namaz kılarken rukuya gitmenin güzel ve münasip olduğunu bildirir. Mevzu ve kıssa başıdır. Buna: “Aşr-ı şerif” işareti de denir.

(س): Sin ( sekte ): Sekte işaretidir.

(.:): Bu üç noktalı işaret birbiri ardınca iki kere gelecek olursa, birisinde durulunca ötekinde durulmaz. İkisinde de durulmazsa bir şey lazım gelmez.

(خ): Hı; ( hams ) kelimesinden alınmış olup, 5 ayette bir konur. Ayet sonunda olduğu için de durmak güzeldir.

(مَدْ) ): Med işaretidir. Altında bu işaret bulunan harf çekilir/uzatılır.

(قَصْرٌ) : Kasr işaretidir. Altında bu işaret bulunan harf, çekmeden/uzatılmadan okunur.maviekspres.com

***

(عَلَيْهِمْ أَنْعَمْتَ) de (لَا) işareti varsa da, mezhebimize/kıraat imamlarımıza göre burası ayet sonudur. O bakımdan, burada vakf yapılır ve devam edilir. Geriden almaya veya vakfı terk etmeye gayret göstermeye lüzum yoktur.

Bu secâvend/vakf işaretlerine riayet etmek gerekir. Riayet etmemek, durulacak yerde durmamakta, durulmayacak yerde de durmakta kerahet/çirkinlik vardır. Hatta, manayı ifsad edecek yerde kasden durmak haramdır.

Ümmü Seleme (r.anha) validemizden rivayete göre Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) Fatiha-i şerife’nin her ayetinde vakfetmişlerdir.

***

Kıraata ilk defa başlamak veya vakf yaptıktan sonra kıraata devam etmek için tekrar başlamak diye tarif ettiğimiz “ibtida” esnasında da mananın tam olup olmayacağına ve değişip değişmeyeceğine çok dikkat etmek lazımdır. Çünkü bazı hatalı okuyuşlar manayı ifsad edebilir. Hele kasdî olursa, insanı küfre de sevk edebilir. Tevbe süresi, 30. ayetindeki; “Uzeyr ALLAH’ın oğludur” manasına olan, (عُزَيْرٌ ابْنُ اللَّهِ ) kısmından ibtida etmek gibi. Halbuki doğru olan, bunun makablindeki “Ve Yahudiler dedi ki: ” اليَهُودُ وَقَالَتِkısmından başlamak lazımdır.

Yine kıraat esasında, (İbrahim suresi, 22) “Kuşkusuz daha önce ben, beni (Allah'a) ortak koşmanızı reddettim" mealindeki ayette, (كَفَرْتُ اِنِّي) üzerinde vakfedip, ilerisinden, yani (ِ بِمَا أَشْرَكْتُمُونِ مِنْ قَبْل) den başlamak da böyledir.

Maalesef, bu husustaki hatalı okuyuşlara sık rastlamaktayız. Kıraattan tamamen ayrılmak niyetiyle okumayı kesmek diye tabir ettiğimiz (Kat’) halinde de bu mana cihetine çok dikkat etmek gerekir. Okumaya devam edilmesi mana yönüyle zaruri olan yerlerde, ayet sonu cüz veya hizib sonu bile olsa kıraattan ayrılmak kat’iyyen doğru değildir.

Arapça iyice bilinmeden, bu hususu bir takım kaidelere dökmek mümkün değildir, kanaatindeyiz. Şu da var ki, vakf hükümlerine riayet etmek, ibtida ve kat’ / başlama ve kesme esnasında insanı nisbeten hatadan kurtarır.

Secâvend, hizib, vasl, fasl, ibtida, vakf, kat’, başlama ve kesme,

Yorumlar (0)
Yorumlarınızı asagidan yazabilirsiniz. Yeni soru sormak icin ise buraya tikla

MollaCami.Com