Müslümanın ihtiyacını gidermek
Selamün aleyküm hocam, Hz Alinin sözü olarak bildirilen “bir müslümanın ihtiyacını gidermeyi dünya dolusu altına, gümüşe sahip olmaya tercih ederim” kelamı ve bu sözün açılımı ile gerçekten ona ait olup olmadığını sormak istemiştim, cevaplayabilirseniz sevinirim, Allaha emanet olun Zeynep Asudegül - Fransa
Ve aleyküm selam…
Değerli kardeşim;
Kur’an-ı Kerim’de Rabbimiz (c.c.) buyuruyor ki:
“Ey îmân edenler! Ne bir alış-veriş ne bir dostluk ne de (Allâh’ın izni olmadıkça) bir şefaat bulunmayan kıyamet günü gelip çatmadan önce, rızıklandırdığımız nimetlerden Allah yolunda cömertçe sarf edin. Küfrân-ı nîmet (nankörlük-şükürsüzlük) içinde olanlar, zâlimlerin ta kendileridir.” [Bakara suresi, 254]
***
Rasûlullah (s.a.v.) Efendimiz ise âdeta bu ayet-i celilenin tefsiri sadedinde şöyle buyurmuşlardır:
“Allah Teâlâ insanların ihtiyaçlarını temin etmek üzere bazı kimseler yaratmıştır ki, insanlar ihtiyaçları için onlara koşarlar. İşte onlar, Allâh’ın azâbından emin olan kimselerdir.” [Nureddin el-Heysemî, Mecmu’z-Zevâid, VIII, 192]
***
Hz Ali (r.a.) ise bu nebevî müjdeye nâil olabilme heyecanı içinde demişlerdir ki:
“İki nîmet vardır, beni hangisinin daha çok sevindirdiğini bilemiyorum...
Bunlardan birincisi; bir adamın, ihtiyacını karşılayacağımı sanarak bana gelmesi ve bütün samimiyetiyle benden yardım istemesidir.
İkincisi de, o kimsenin arzusunu Allâh’ın benim vâsıtamla yerine getirmesi yahut kolaylaştırmasıdır. Bir Müslümanın işini görmeyi, dünya dolusu altın ve gümüşe sahip olmaya tercih ederim.” [Ali el-Müttakî, Kenzü’l-Ummâl, VI, 598/17049]
***
Gördüğünüz gibi o söz, hakikaten Hz. Ali’ye (r.a.) aittir. Herhangi bir yanlışlık yoktur. Kenzü’l-Ummâl’de 17 bin kırkdokuz no’lu hadis olarak yerini almıştır. Kısacası kaynak sağlamdır.
Sizler de Allah’a emanet olunuz.
Müslümanın ihtiyacını gidermek, cömertçe sarf, Küfrân-ı nîmet, zâlimler, ihtiyaçlar, temin, koşarlar, Allâh’ın azâbından emin olan kimseler,