"Nazar" ve "Nazar Duası"
Halis ECE Hocam, ben Türkiye'de değilim, yurt dışındayım. İkiz oğlum, bir de kızım var. Bugun ikizlerden birisini araba çarptı, çok korktuk hepimiz.. Allah'a şükür iyi, şu an evde. Benim size bir sorum var: Nazardan korunmak için bize Hz. Üstazımızın bir tavsiyesi var mı?
Eğer bu konuda beni aydınlatırsanız çok sevinirim. Allah'a emanet olun.
"Nazar" ne demektir, "isâbet-i ayn (göz değmesi)" nedir?
Bu sorunun cevabına geçmeden öncelikle "geçmiş olsun" dileklerizi sunalım, ardından da soru içindeki bir inceliğe dikkat çekmek isterim.
Kardeşimiz çocuğun durumunu anlatırken, "Allah'a şükür iyi, şu an evde" diyor. Burada 'Allah'a şükür' yerine 'Allah'a hamdolsun' ya da kısaca 'elhamdülillah' demesi daha güzel olurdu. Çünkü bu bir kaza, sıkıntı, üzüntü; dolayısiyle şükür yerine hamdetmek gerekirdi.
Hamd, bilindiği üzere hem nimet hem nikbetlerde (talihsizlik ve düşkünlüklerde-kötülük ve felaketlerde) kullanılabilir... Özellikle kaza-bela, hastalık ve felaket gibi durumlarda 'Allah'a hamdolsun' denilir.
Kavuştuğumuz, karşılaştığımız, sahip olduğumuz nimetler-güzellikler için de, keza 'Rabbimize şükür' edilir. Yani o iyiliklerin-güzelliklerin artması istenir. Zira şükür, bir şeyin artmasını-çoğalmasını istemektir.
***
Gelelim nazar'ın ne olduğuna...
"Nazar"; bakmak, görmek, göz değmek gibi manalara gelen Arapça bir kavram olmakla birlikte, bilindiği üzere Türkçemizde de 'göz değmesi' veya bakmak suretiyle maddi ya da manevi tesir meydana getirmek anlamına da gelmektedir.
Bu manada Arapça'da 'ayn' veya 'isâbetü'l-ayn' tabirleri kullanılmaktadır. Bakmakla ilgisi bulunduğu için, Türkçe'de nazar diye meşhur olmuştur. Tabii ki bu, kelimenin mecazî manasıdır; fakat, hakiki anlamıyla da alakası/ilişkisi vardır.
'Nazar' kelimesi, Türkçedeki anlamıyla Kur'an-ı Kerim'de yer almaz. Ancak Kalem suresinin son iki ayetinde ifade edilen muhtevada 'nazar'a işaret vardır. Ayetin iniş sebebinden de bunu anlamaktayız.
***
Rasûlullah Efendimiz (s.a.v.), "Ayn (nazar) gerçektir" [Buharî, Sahih, Tıb, 36] ve "Herhangi bir şey, kaderi değiştirecek olsaydı, bu nazar olurdu" [Müslim, Sahih, Selâm, 42] buyurarak 'nazar'ın, inkârı kabil olmayan bir gerçek olduğunu belirtmişlerdir.
Nazar mevzuu, 'parapsikoloji'nin de konusudur. Ve bu alanda pek çok araştırma da yapılmıştır.
Folklorumuzda da 'nazar' önemli bir yer tutar.
Nazardan kurtulmak için de 'nazar ayetinin okunması ya da yazılıp kişinin üstünde taşıması' tavsiye edilegelmiştir. Okuma da yazılıp üzerinde taşıma da, bu illetten hem korunmak için hem de tedavi içindir.
***
Velhasıl 'nazar', göz ve kalp ile bir şeye bakmakla meydana gelir. Sadece göz ile bakma, kalben kötü düşünceler taşımama durumunda nazar değmez, kötü bir durum meydana gelmez. Hatta kalbî zikirle meşgul olanların da kalplerinde haset-fesat, kötülük-fenalık olmadığından lisânen (dille bir şeyler konuşsalar) söyleseler de, söyledikleri mahz-ı hayr (tamamen iyilik, iyi niyet ve iyi düşünceye bağlı şeyler) olduğundan, bunun da kötü tesiri olmaz. Kısacası zikr-i kalbî (kalp zikri) ile meşgul olanların, bir başka ifadeyle, râbıta ehlinin nazarları isabet etmez, baktıklarında kötü tesir bırakmaz. Zaten onlar, baktıkları-gördükleri güzel şeyler, beğendikleri canlı-cansız yaratıklar karşısında 'mâşâAllah' demeyi de ihmâl etmezler. Kişi bunu söylediğinde, baktığı şeye nazarı değmez, kötü tesir bırakmaz.
***
Nazarla ilgili bu kısa bilgilerden sonra gelelim sizin sorunuza...
'Nazar'dan/'isâbet-i ayn'dan, halk deyimiyle 'göz değmesi'nden korunmak için âlimlerimizin, Allah dostlarının, bâhusus Sahib-i zaman Üstâzımız (k.s.) hazretlerinin tavsiyesi, "Nûn ve'l-kalem" suresinin son iki âyetini hastaya 7 (yedi) defa okumaktır. Veya yazılıp su geçmemek şartıyla, üç kat muşambaya (ya da günümüzde en pratik şekliyle muşamba benzeri sentetik maddelerle, mesela geniş naylon koli bantları ile) sararak kişinin üzerinde taşıması kâfidir/yeterlidir. Bu dua ile insan, Allah'ın izniyle her türlü kötü nazardan korunur.
Sözünü ettiğimiz iki ayetin metni:
وَإِنْ يَكَادُ الَّذِينَ كَفَرُوا لَيُزْلِقُونَكَ بِأَبْصَارِهِمْ لَمَّا سَمِعُوا الذِّكْرَ وَيَقُولُونَ إِنَّهُ لَمَجْنُونٌ وَمَا هُوَ إِلَّا ذِكْرٌ لِلْعَالَمِينَ
Meali: O inkâr edenler/kâfirler Zikr'i (yani Kur'an'ı) işittikleri zaman, neredeyse seni gözleriyle devirivereceklerdi! Hâlâ da (kin ve hasetlerinden dolayı) 'Muhakkak ki o, bir delidir' derler.' Halbuki o (Kur'an), âlemler için ancak bir zikirdir/nasihattir/öğüttür." [Kalem suresi, 51-52]
Rabbim cümlemizi ve bilcümle Ümmet-i Muhammed'i her türlü kem nazarlardan korusun.
Selam ve Dua ile...
Nazar, Nazar Duası, isâbet-i ayn, göz değmesi, Kalem suresinin son iki ayeti,