Sorular | Soru sor

Boy abdesti (Gusül abdesti) II

Soru: Benim dişimin arasına bir susam girmiş bir hafta önce, acaba guslüme mani olmuş mudur?

Cevab:...Bu durumda suyun alta geçip geçmediğine siz karar vereceksiniz. Galip zannınız hangi yönde ise ona göre amel edersiniz. Eğer geçmediğine dair en ufak bir şüpheniz varsa, hemen sağlam bir boy abdesti alıp ihtiyaten o zaman zarfında kıldığınız namazlarınızı kaza etmelisiniz.

Sorularla ilgilendiğiniz ve cevap verdiğiniz için gerçekten Allah razı olsun sizden. Ancak vesvese yapan biri olarak vesvese yapmamdaki nedenlerden biri de bu şekil cevapların olmasıdır.
Yani gusülde bir azasını yıkamayı unutan bir kişi bonyodan çıksa ve bu aklına gelse ve o yeri yıkasa gusülü tamam olur ise neden bu kardeşimiz dişinin arasında susam olduğunu anladığı an o yeri yıkaması ile gusül tamam olmuyor? Oluyor ise bunu neden belirtmiyorsunuz? Ya da bunun için bir zaman sınırlaması var mıdır?
...Eğer geçmediğine dair en ufak bir şüpheniz varsa tekrar gusül alın diyorsunuz bu vesvese değil mi?
Ağzını yıkarken hiç kimse ağzında acaba bir susam ya da iğne ucu kadar bir kırıntı kaldı mı bilemezki heleki ağzında kofuk diş varsa işte bu yüzden ben ağzıma çokça su vermek zorunda kalıyorum bu da vesvese yapmama sebep oluyor.
Benim istediğim cevap ise şuydu. Sen gerekli önemi göster ağzını yıka buna rağmen kuru yer kalsa (iğne ucu kadar ) bu gerçek de olsa vesvese de olsa bu durumu sonradan farketsen bile güsülün sahih olur. Kabulüne ise Allah karar verir.
Tabiki benim nefsime göre cevap vermeyeceksiniz ama belliki hiç kimse sorumluluk altına girmek istemiyor.

Dini bazen akılla bazen mantıkla bazen de diğer olgularla açıklamak doğru olmayabilir. Bu yüzden söyleceğim belirti yanlış olabilir.
Allah cünüp olduğumuz zaman (bilerek ve ya bilmeyerek) bize yıkanın diyor. İyice temizlenir diyor. Müslüman olmayan bir kişi de diyorki buna ne gerek var ki ?
Alimlerde gusülün faydalarını sayıyor bu diyanet ilmihalinde de var . Şimdi Allah bizim temiz olmamızı istiyorsa ve bu bizim için faydalı ise ben de bu niyetle gusül etsem yıkansam ancak dişimde bir küçük susam kalsa ondan ayrı bedenim iyice yıkanmış olsa ben hiç mi temiz olmuyorum? Bu gusülden hiç mi istifade edemedim ki bir daha gusül etmem gerekiyor? Bir daha gusül etmemi Allah demiyor zaten Alimler imamlar mezhepler diyor. Peki neden bir daha gusül etmem gerekiyor.
Gusülün faydalarını yazan, bana bunun da nedenini diyebilir mi? Yoksa Zamanında imamlarda mı vesvese etmiş ya belki de bu gusül olmamıştır bir daha yıkansın fetvası verelim demiş olmasınlar. Dişinde ya da ağzının her hangi bir yerinde susam olduğunu ya da kırıntı oluduğunu gören kişi tekrardan yıksan sa bu su ve zaman israf olmaz mı?

Ben affınıza sığınarak cahil ve nefsine laf dinletemeyen bir kişi olarak sizden cevap bekliyorum .

Görülüyor ki verilen cevaptan pek hoşnut olmamışsınız. Olabilir. Çünkü bizim gayemiz; muhatpaları memnun etmekten önce doğruları -vüs’atimiz nisbetinde ve olabildiğince- aktarabilmek… Burası ticari bir site/müessese değil ki müşteri memnuniyetini hedef alalım.

Verilen cevaptan memnun olmadığınızı farklı şekillerde anlatmaya çalışmış, bu arada nasıl cevap vermemiz icap ettiğini de hatırlatmışsınız. Madem öyle olduğunu/olması gerektiğini biliyor ve istiyordunuz, bize yazmanıza-sormanıza ne gerek vardı ki? Bu, sizin için bir zaman israfı, ayrıca diğer okuyucuların ve benim hukukuma tecavüz değil mi?

***

Yazdıklarınıza ya da sizin kendi ifadenizle “vesveselerinize” iki parça halinde ve olabildiğince detaylı olarak cevap vermeye çalışacağım.

Diyorsunuz ki: “Ancak vesvese yapan biri olarak vesvese yapmamdaki nedenlerden biri de bu şekil cevapların olmasıdır. Yani gusülde bir azasını yıkamayı unutan bir kişi bonyodan çıksa ve bu aklına gelse ve o yeri yıkasa gusülü tamam olur ise neden bu kardeşimiz dişinin arasında susam olduğunu anladığı an o yeri yıkaması ile gusül tamam olmuyor? Oluyor ise bunu neden belirtmiyorsunuz? Ya da bunun için bir zaman sınırlaması var mıdır?... Eğer geçmediğine dair en ufak bir şüpheniz varsa tekrar gusül alın diyorsunuz bu vesvese değil mi? Ağzını yıkarken hiç kimse ağzında acaba bir susam ya da iğne ucu kadar bir kırıntı kaldı mı bilemezki heleki ağzında kofuk diş varsa işte bu yüzden ben ağzıma çokça su vermek zorunda kalıyorum bu da vesvese yapmama sebep oluyor. Benim istediğim cevap ise şuydu. Sen gerekli önemi göster ağzını yıka buna rağmen kuru yer kalsa (iğne ucu kadar ) bu gerçek de olsa vesvese de olsa bu durumu sonradan farketsen bile güsülün sahih olur. Kabulüne ise Allah karar verir. Tabiki benim nefsime göre cevap vermeyeceksiniz ama belliki hiç kimse sorumluluk altına girmek istemiyor. “

Cevap: Bunda vesvese yapacak bir şey yok. Olmadığını da izah için isterseniz gusül mevzuunu ele alalım.

Gusül abdestinde yıkanması farz olan, bütün vücudun ıslanması değil midir? Evet. Kuru yer kalması halinde gusül abdesti geçerli olur mu? Olmaz. Şayet kuru yer kalmışsa ve bunu daha sonra farketmişse kişi, sizin de hatırlattığınız gibi, yeniden baştan ayağa yıkanması gerekir mi? Gerekmez. Sadece kuru olan yeri yıkaması yeterlidir. Mesela kişi ağzını yıkamayı unutmuşsa ve daha sonra aklına gelmişse yalnıca ağzını yıkaması kâfiidir. Zira daha önce diğer yerleri yıkamıştır. Kuru kalan yer de yıkanarak gusül tamamlanmış olur. Bu tamam…

Ancak, sizin önceki sorduğunuzla sonradan dile getirdiğiniz bu meselede dikkat etmemiz gereken bir fark vardır. O da şudur:

Kuru kalan yeri yıkamadan önce farz olan namaz kılınmışsa bu namaz da kaza edilir. Çünkü vücudunda kuru yer kaldığı için guslü sahih olmamıştır. Gusül sahih olmayınca kılınan namaz da geçersizdir. Peki sizin sorunuzda olduğu gibi kişi bu halde bir hafta boyunca gusülsüz namaz kılmışsa ne olacak?! Var mı buna cevabın? Burda kuşkulanacak bir durum yok.

Ayrıca “vesvese” ayrı, “zann-ı galib” apayrı kavramlar… Vevese mezmum bir ruhi rahatsızlık, öbürü ise fıkıhta yeri olan bir terkiptir. Bunları birbirine karıştırırsanız, pek çok meselenin altında kalırsınız. Daha önceki bir cevabımızda bunları açıkladık, onlara da bakabilirsiniz.

Her insan ağzındaki dişlerin durumunu bilir; çünkü ağız -âmiyane tabirle- kendisine ait bir organdır. Kovuk mu var, aralıklı dişler mi var, hangilerinin arasına ne kısar, bunların farkındadır. Hatta o kırıntılar genellikle kişiyi rahatsız eder, oraya girdiklerini-kıstıklarını bir nevi haber verirler.

Dikkat edeceksiniz; misvak kullanmak, diş fırçalamak niçin önemli bir sünnet! İşte bunun için, kamil manada temizlik için… Yoksa keyf için değil.

Sen bütün tedbirlerini alır, yapman gerekenleri yaparsın da, ondan sonra vesvese etmeden kabulünü Allah’a havale edersin; abdestini alır, namazanı kılarsın. O dilerse kabul eder, dilerse reddeder. O, onun bileceği iştir.

Sorumluluk altına girmesem, girmek istemesem, şu hasta halimle mübarek ramazan ayında vaazların ve sair hizmetlerin yanında bir de âdeta kılı kırk yararcasına iki ayrı sitede gelen soruları cevaplamaya çalışır mıyım sanıyorsunuz?

***

Ve yine demişsiniz ki: “Dini bazen akılla bazen mantıkla bazen de diğer olgularla açıklamak doğru olmayabilir. Bu yüzden söyleceğim belirti yanlış olabilir. Allah cünüp olduğumuz zaman (bilerek ve ya bilmeyerek) bize yıkanın diyor. İyice temizlenir diyor. Müslüman olmayan bir kişi de diyorki buna ne gerek var ki ? Alimlerde gusülün faydalarını sayıyor bu diyanet ilmihalinde de var . Şimdi Allah bizim temiz olmamızı istiyorsa ve bu bizim için faydalı ise ben de bu niyetle gusül etsem yıkansam ancak dişimde bir küçük susam kalsa ondan ayrı bedenim iyice yıkanmış olsa ben hiç mi temiz olmuyorum? Bu gusülden hiç mi istifade edemedim ki bir daha gusül etmem gerekiyor? Bir daha gusül etmemi Allah demiyor zaten Alimler imamlar mezhepler diyor. Peki neden bir daha gusül etmem gerekiyor. Gusülün faydalarını yazan, bana bunun da nedenini diyebilir mi? Yoksa Zamanında imamlarda mı vesvese etmiş ya belki de bu gusül olmamıştır bir daha yıkansın fetvası verelim demiş olmasınlar. Dişinde ya da ağzının her hangi bir yerinde susam olduğunu ya da kırıntı oluduğunu gören kişi tekrardan yıksan sa bu su ve zaman israf olmaz mı? Ben affınıza sığınarak cahil ve nefsine laf dinletemeyen bir kişi olarak sizden cevap bekliyorum .

Cevap: Dinimiz aklı olana hitabeder. “Aklı olmayanın dini de yoktur”. Bu bir… İkincisi İslam, hem akıl hem nakil dinidir. Dolayısiyle her meselenin sadece biriyle anlaşılması-kavranması mümkün olmayabilir. Kaldı ki İlahi emirler “taabbudî” ve “ta’lîlî” olarak iki kısma ayrılır. Yani aklımızla-mantığımızla-ilmimizle neden-niçin arayabileceğimiz, hikmetini maslahatını araştırabileceğimiz emirler vardır; neden-niçin kabul etmeyen, olduğu gibi alınıp yapılması ya da kaçınılması gereken emirler-nehiyler vardır. Bu ayrı bir bahis, akaidle-kelamle ilgili farklı bir mevzu. Merak ederseniz makalelerimizz arasında bunlar işlenmiştir, okuyup bakabilirsiniz.

Din sana nasıl yıkanman gerektiğini, yıkanırken nelere dikkat etmen icap ettiğini bildirmiş. Gerek Kitap, gerek sünnet, gerekse icma’ ve kıyas-ı fukaha ile… Sen bunlara riayetle mükellefsin. Öyle uluorta yapıp, Allah madem temiz olmamı istiyorsa neden temizlenmiş olmayayım diyemezsin. Ne demek “iğne ucu kadar kuru yerin kalmaması”? Düşünsene… Demek ki kalırsa yıkanman tam olmamış oluyor. Bazı şeyler ya tam olur ya hiç… Ortası yoktur. Aynen imanla küfür, Cennet’le Cehennem gibi…

Guslün faydalarını çok merak ediyorsan, okur araştırırsın… Bununla ilgili burada fazla söze gerek görmüyorum.

Ne demek “Yoksa Zamanında imamlarda mı vesvese etmiş ya belki de bu gusül olmamıştır bir daha yıkansın fetvası verelim demiş olmasınlar.”? Sen herkesi kendin gibi mi sanıyorsun? O büyüklerle ilgili konuşurken-yazarken edebe azami derecede dikkat etmemiz gerekir. Hepsinden Allah razı olsun. İslam fıkhına-hukukuna dair neredeyse hallolmadık-çözümlenmedik mesele bırakmamışlar. Onların çalışmalarıyla ortaya koydukları eserlerden gereğince yararlanamıyorsak, bu da bizim suçumuz-kusurumuz olmalı, değil mi?

Cenabetin yıkandığı su da, o kullandığı zaman da israftan sayılmaz. Bilakis bu, bir farzın-bir emrin yerine getirilmesidir, ilahi rızaya muvafakattır. Sen israfı başka yerlerde ara. Emirlerin eda ve ifasında değil. Mesela üç kere yıkanması gereken azayı daha fazla yıkamak ve gereğinden fazla su kullanmak gibi alanlarda… Ya da böyle gereksiz tevesvüsle israfına sebep olduğun zamanlarda…

Benim af selahiyetim yok. Affınızı Allah’tan isteyiniz. Cehaletin ilacı ilim, nefsin ilacı da şer’-i şerifin zahiriyle olduğu kadar batınıyla da alakadar olmaktır. Vesselâm…

Gusül, şüphe, boy abdesti, iğne ucu, susam, vevese, zann-ı galib, kırıntı, kuru yer,

Yorumlar (0)
Yorumlarınızı asagidan yazabilirsiniz. Yeni soru sormak icin ise buraya tikla

MollaCami.Com