Cuma namazı vaktindeki kazanılan para
cuma vakti cuma namazına gitmeyip, çalışsa kazandığı para helal olur mu?
Hanefîlere göre tahrîmen mekruhtur, harama yakındır. Cumhura göre ise haramdır. Cuma sûresinin 9. âyetinde beyan buyrulduğu üzere, her Müslüman cuma günü cuma ezanı okunduğu andan itibaren, bütün şahsî işlerini bırakıp mutlaka camiye gitmekle yükümlüdür. Çünkü Cuma ezanı okunduktan sonra yapılan alış-verişler, elde edilen kâr ve kazançlar, haram kılınmıştır. Cuma namazı bitene kadar, haramlık ve alış-veriş yasağı devam eder.
Cuma namazına acele etmek hatibin minbere çıktığı zamanda okunan ikinci ezan vaktinde farz olur. Hanefilerce en sahih olan görüşe göre, her ne kadar ilk ezan, Rasûlullah (s.a.v.) zamanında bulunmayıp Hz. Osman (r.a.) zamanında ihdas edilmişse de ilk ezan okunduktan sonra cumaya gitmek farz olur.
Alış-veriş ve benzeri icare, sulh, sanat ve başka işlerle meşgul olup cuma namazından geri kalmak Hanefîlere göre tahrîmen mekruh, onların dışındaki Cumhura göre ise haramdır. Bu haramlık Cumhura göre, hatibin önünde ezan okumaya başlandığı zamana mahsustur. Çünkü bu durumda cuma namazına gitmekten alıkonma söz konusudur. Nitekim Allah Teâlâ bu hususta şöyle buyuruyor:
“Ey iman edenler! Cuma günü namaza çağırıldığı (ezan okunduğu) zaman, hemen Allah'ı anmaya koşun ve alış verişi bırakın…” [Cuma suresi, 9]
Hasılı, bu vakitte alış-verişin haramlığı hakkında nass bulunmaktadır. Alış-veriş dışındaki meşguliyetler de ona kıyas edilir, ister akit olsun ister olmasın, fark etmez. Çünkü bu sayılanların hepsi elde edilmesi istenen gayeyi gerçekleştirmeye, yani cuma namazının eda edilmesine engel olur. [ed-Dürrü'l-Muhtâr, I, 770; el-Bedâyi', I, 270; Bidâyetü'l-Müctehid, 1, 160, II, 167; el-Kavânînü'l-Fıkhiyye, 31; el-Mühezzeb, I, 110; Hâşiyetü’d-Düssükî, I, 386; Muğni’l-Muhtâc, I, 25 vd.]
Şâfiîler bu hususa şunu da ekliyor: “Cuma günü zevalden sonra, ezandan önce alış-veriş ve benzeri işlerin yapılması mekruhtur.”
Hanbelilere göre [İbn Kudâme, el-Muğnî, II, 297 vd.] cuma günü namaz vaktinde, alış-veriş dışındaki icare, sulh ve nikâh gibi işleri görmek ve akitleri yapmak mekruh değildir. Çünkü ayetteki yasak sadece alış verişe mahsustur. Alış-veriş dışındaki işler cumaya gitmekten meşgul etme bakımından ona denk değildir. Çünkü bunlar az vuku bulan şeylerdir. Dolayısıyla bunları alış-verişe kıyas etmek sahih değildir.
Alış-verişin yasaklanması ve cumaya acele etmenin farz olması keyfiyeti, sadece cuma namazı ile muhatap olanlara mahsustur. Cuma namazı kılmakla muhatap olmayan kadın, çocuk ve seferî için böyle bir yasak söz konusu değildir.
Cuma günü ezan vaktinde yapılan alış-veriş geçerli midir, yoksa bâtıl olup fesh mi edilir? [Tebsıratü’l-Hükkam, İbn Ferhun bi-Hamiş Fethı’l-Ali, II, 378; eş-Şerhu’s-Sağîr, I, 514] Hanefîlere göre ezan vaktinde yapılan alış-veriş sahihtir. Fakat tahrimen mekruhtur. Çünkü onlara göre alış-verişi terketmek alış-verişin kendisi için değildir, belki o sebeple hutbeyi dinlemeyi terketmekten ötürüdür. Şâfiîlerin görüşü de buna yakın olup, alış-veriş sahih fakat haramdır.
Malikîlere göre: Bu alış-veriş fasittir. Meşhur olan görüşe göre feshedilir. Hanbeliler de, bu alış-veriş sahih değildir, demişlerdir.
Âlimlerin bu meselede farklı görüşlere sahip olmalarının sebebi, aslı mubah olan bir şeydeki yasak, eğer yasaktaki bir vasıf sebebiyle kayıtlandınlmışsa yasaklanan şeyin fasit olması sebebiyle bu yasağın geri dönüp dönmemesi meselesidir.
Bir çok âlime göre cuma saatinde yapılan bütün işler haramdır. Fakat bu haramlılık ve alış-verişi bırakıp camiye gitmek, cuma namazı kendilerine farz olanlar içindir. Cuma namazı kılmakla sorumlu olmayan kadın, çocuk ve yolcular için böyle bir yasak söz konusu değildir. Onların alış-veriş yapması helaldir.
Namaz kılmak kendisine farz olan kimselerin, cuma saati içinde her türlü dünyevî işlerde bulunması mekruhtur. Bu keraheti, harama yakın olan “tahrîmen mekruh” sınıfına sokan müçtehitler çoğunluktadır. İbn Âbidîn ve Kâsâni’nin kayıtlarına göre namazın ve hutbenin terkini netice veren alış-veriş tahrîmen mekruhtur. [Reddü’l-Muhtar, 1. 552; Bedâyiu’s-Sanâyi’, 1, 270]
haram, tahrimen mekruh, Cuma vakti, Cuma günü namaza çağırıldığı, cuma ezanı, alış-veriş, kazanılan para,