Müslüman hanımın gayrımüslim hanımlara dokunup sarılması
müslüman olmayan hanım müslüman hanıma aynı yabancı erkek hükmündedir dolayısı ile onun yanında avret mahalline dahil olan azalarını açmaması lazım demiştik. peki erkek hükmünde olmakla ona sarılması dokunması da aynı konuya dahil mi yani diyelim ki kalabalık bir mecliste erkeklere değmekten sakındığı gibi gayrı müslim hanımdan da sakınmalımı?
Tesettür ayrı, dokunmak ayrı şeyler; aralarında fark var. Dokunma meselesinde gayrimüslim hanımlar tam olarak yabancı erkek gibi değildir. Dolayısiyle kalabalık yerlerde Müslüman bir hanımın yabancı kadınlara istemeyerek dokunmasının bir mahzuru olmaz. Fakat gayrimüslim kadınların Müslüman hanımları öpmelerinin mekruh olduğunu söyleyen âlimler vardır. Kaldı ki İslâm'da erkeğin erkekle, kadının kadınla sarmaşmaya (muânekaya/sarılmaya) müsaade varsa da, erkeğin erkekle, kadının kadınla da olsa öpüşmesi caiz değildir. Mecbur kalınmadıkça gayri müslimlerle sarılmaktan da kaçınmak gerekir.
İsterseniz meseleyi “Kadın kimlerin yanında nasıl örtünür” ana başlığı altında ele alınabilecek maddelerden, “Müslüman hanımın başka kadınların yanındaki örtünme durumu”nu açıklayarak ele almaya çalışalım.
Malumunuz, mü’min kadınların mü’min kadınlara karşı avret yeri, göbekle diz kapakları arasında kalan kısımdır. Bunun dışındaki yerleri Müslüman kadınların yanında örtmeyebilirler. [el-Mevsılî, el-İhtiyar, l, 45] Ancak müşrik-kâfir-münafık kadınlar bu şümûlün (kapsamın) dışında tutulmuştur. O bakımdan Müslüman bir hanımın müşrik ya da münkir kadınların yanında mahrem bir yerini açması caiz değildir, tam tesettürlü bumlunması gerekir. Hatta İbn Cüreyc, Ubade b. Nüsey ve Hişam el-Kari' (rahımehumullah) gibi âlimler, Hıristiyan bir kadının Müslüman bir hanımı öpmesini veya onun avret yerlerine bakmasını mekruh saymışlardır. Ubade b. Nüsey, Hz. Ömer'in (r.a.), komutan Ebu Ubeyde b. el-Cerrah'a (r.a. v. 18/639) yazdığı şu mektubu zikreder:
“Zimmet ehli (Hıristiyan veya Yahudi kadın tabea)nin Müslüman hanımlarla birlikte hamamlara girdikleri haberi bana ulaştı. Onları bundan men’et. Çünkü zimmiye bir kadının Müslüman hanımı çıplak olarak görmesi caiz değildir”.
Ebu Ubeyde (r.a.) mektubu alınca şöyle ilan etmiştir: Herhangi bir (Müslüman) kadın özürsüz olarak hamama giderse, bununla yüzünü beyazlaştırmayı (güzelleşmeyi) kastetmiş olur. Allah kıyamet gününde yüzlerin beyazlaştığı [bkz.Alu İmran suresi, 106-107] günde onun yüzünü karartsın.” [el-Kurtubî, Tefsir, XII, 155]
Abdullah b. Abbas (r.anhuma, v. 68/687) bu mevzuda gayrimüslim kadınların istisna edilmesinin sebebini şöyle açıklar:
“Müslüman hanımı tesettürsüz olarak Hıristiyan veya Yahudi (kâfir) bir kadının görmesi helal olmaz. Çünkü bunlar Müslüman hanımın örtüsüz halini kocalarına anlatabilirler.” [el-Kurtubî, a.g.e., XII, 155] Sarılma da çok masum sayılmaz. Görmeden doğacak zararlar kadar olmasa da, sarılmayla da bazı sıkıntılar meydana gelebilir, yaşanabilir. Dolayısiyle imkân nisbetinde sarılmaktan da uzak durmak en doğrusudur.
tesettür, Müslüman hanım, gayrımüslim hanım, kalabalık, dokunup sarılma, değme, öpüşme, yabancı erkek hükmünde, Kadın kimlerin yanında nasıl örtünür, Müslüman hanımın başka kadınların yanındaki örtünme durumu,