Sorular |
Soru sor
yalan
- Nikahın şartları
\"Hanefide nikah şartları:
Bu şartların birincisi, Müslüman kızın Müslüman erkekle evlenmesidir.
Nikâhın ikinci şartı da, şahitlerin bulunmasıdır. Hanefî’de, şahit olarak, âkil ve baliğ Müslüman iki erkek veya bir erkekle iki kadının bulunması lazımdır.
Nikâhın üçüncü şartı, icap ve kabuldür. Yani sözleşmedir.
Bu üç şart yerine gelirse nikâh sahih olur. Mehir konuşulmasa da nikâh sahihtir, ama nikâhta mehir tespit edilmelidir. Duruma göre, mehir az veya çok istenebilir. Mehir vermek vacibdir.
Şafide nikah şartları:
1- Zevc (koca) Bunun Müslüman olması, hac veya umre için ihramda bulunmaması gerekir. Veli, zevç veya ikisinden birinin vekilinin veya zevcenin ihramda olduğu halde kıyılan nikah sahih değildir. Ayrıca erkeğin, evleneceği kadını; ismen veya şahsen tanıması ve onunla evlenmeye mani bir yakınlığının bulunmadığını bilmesi de lazımdır.
2- Zevce (hanım.) Bunun da hac veya umre sebebiyle ihramda bulunmaması gerekir. Ayrıca hanımın, başkasının nikahı altında bulunmaması da lazımdır.
3- Veli. Bunun Müslüman olması, hac veya umre için ihramda bulunmaması gerekir. Ayrıca velinin; akıllı, baliğ, erkek ve “adil” olması yani fasık olmaması da şarttır. Fasık olan veli tevbe ettiği zaman, anında kızını evlendirebilir.Kadından veli olmaz yani kadın; ne kendini ne de başka bir kadını evlendiremez. Velisiz nikah olmaz. Birinci derecedeki veli babadır. O yoksa veya velilik şartlarına sahip değilse, velilik, ondan sonraki yakınlara geçer. Babadan sonraki veliler sırayla şunlardır:
Babanın babası (dede).
Ana-baba bir kardeş.
Baba bir kardeş.
Ana-baba bir kardeşin oğlu.
Baba bir kardeşin oğlu.
Ana-baba bir amca.
Baba bir amca.
Ana-baba bir amcanın oğlu
Baba bir amcanın oğlu.
4- İki şahit. Bunların; Müslüman, akıllı, baliğ, ve erkek olmaları gerekir. Ayrıca; işitme, konuşma ve görme organlarının sağlam olması lazımdır.Şahitlerin, nikah akdini yapan tarafların konuştuklarını anlamaları ve akdin yapıldığı tarihi, saatine ve lahzasına kadar zaptetmeleri gerekir.
5- Akid. \"
Soruma gelince; Yukarıdaki şartlar doğrumudur? Nikahımı hanefi ve şafiye göre kıldırmak istiyorum. Şafide velinin fasık olmaması gerekir deniyor. Sitede \"İçki-kumar-faiz, yalan ve gıybet gibi fiilleri işleyen kimselere fâsık denir. Bu arada toto-loto, piyango da birer kumar olduklarından, bunların haram olduğunu bile-bile işleyen kimselere de fâsık olur\" deniyor.
Benim velim 5 vakit namaz kılmıyor, nadiren sabah namazını kılıyor, içki-kumar-faizi yok ama yalanını gıybetini bilemem. Arada loto oynuyor. Babam velilik şartlarına sahip değil yerine listede yazandan hiçbiri de şartlara uymuyor. Bu devirde fasık olmayan, yalan, gıybet işlemeyen bulunabilirmi? 5 vakit namazını kılmaya çalışan en yakınım olarak annemin babası birde dayım ama dayım daha fazla ilim sahibi gibi, bir dönem Kuran Kursunda kalmış. Dayım haramlardan sakınmaya, farzları yapmaya çalışıyor. Arada namazlarını kaçırıyormu bilmiyorum, yalanı gıybeti varmı bilmiyorum. Dayım nikahımda velim sayılabilirmi?
- Yalan söylemek nerede caizdir?
Erkek yuvasının bozulmamasi için hanımına yalan soyleyebilirmi ? Kısaca başka bir hanımla birlikte gayri meşru bir ilişki yaşadıktan sonra yuvasını korumak için yalan söylemesi caizmidir?
- Yemin
.a. hocam, beyim ona inanmadığım zaman 'yemin ederim ki annemin-babamın ölüsünü öpüyüm' diyor, bana da böyle yemin ettiriyor, ben istemiyorum böyle yemin etmek.. bu defa da inanmıyor; bu yemin midir? böyle yemin etmek doğru mudur? yalan yere edilmiş olsa anne baba ölür mü? bi kere yalan yere eşinin güveni sarsılmasın diye yapsan, sonra tevbe etsen yine anne baba ölür mü?
- Beddua etmek
Hocam ben bir kişiye borç verdim ve hala alamadım. Yalan falan söyledi ışte kaç defa istedim ayağına gittim. Sözünde durmadı başka yerlere borcu varmış önce onları ödüyor bu kişi. Benim çok moralimi bozdu. psikolojimi bozdu. Bana karşı zulüm yapmış oldu. Üzerinden kaç ay geçti.Ben bu kişiye beddua etsem kabul olur mu. Ve namazlar da beddua edilir mi olursa nasıl olur. biliyorum Beddua edince sevabi kalmıyormuş ama. Iyi akşamlar sağolun.
- Borç...
Selamün aleyküm.Sorumu cevaplar mısınız lütfen.Ben öğretmenim ve okulda
çalışan memur benden 500tl borç para istedi ve bende vereceğimi söyledim.
Sonra kredi kartımdan 500 tl kullanacağını söyledi ve 3500 tl olan limitli
karttan daha fazla para kullandı.Ve belli bir süre söyledi o süre de
vereceğim dedi. ama halen süre istiyor ve yalan söylediğini de düşünmeye
başladım bir yerde senedi oldugunu ve en kısa zamanda geri ödeyecegini
söylüyor.ben ona iyilik yapmak istedim ama söyledigi sürede hala
vermedi.Acaba bu olayın dini açıdan değerlendirmesi nedir. Tabi bu arada
verdiğimede pişman oldum. yorumunuz nedir acaba iyi günler.
--
MollaCami.Com