Sorular | Soru sor

Mum

mumu söndürürken üflemenin bir sakıncası varmı yoksa üflemek yerine sallayarak veya elle kapatarakmı söndürmeli

Eğer elektrikler gelmiş, ortalık aydınlanmışsa; söndür de nasıl söndürürsen söndür! Mum boş yere yanıp israf olmasın, daha sonra gene lazım olduğunda kullanırsın!

Fakaaaaaaaat… sakarlığın üzerinde ve üflerken yangın filan çıkarma ihtimalin varsa, böyle bir endişe taşıyorsan, elbette ki s a k ı n c a l ı !!! Yoksa ne mahuzuru olsun ki?!

Ayrıca mumu neden sallaycaksın, etrafa damlatmak/çevreyi kirletmek için mi?

Keza alevi niçin elinle kapatacaksın, elini mi yakmaya meraklısın?

Bunların akılla-mantıkla, dinle, ilimle ne gibi bir alakası olabilir ki! Basit bir düşünceyle hemen herkesin kendi kendine çözebileceği meseleler… Kafa yormaya değer mi? Apaçık bir bid'at!

Bid’atin-hurâfenin çok çeşitlisini gördük duyduk, okuduk da, bu türlüsüyle gerçekten ilk defa karşılaşıyorum. Bütün bid’atlerden şiddetle kaçınmamız gerekir.

***

Cenab-ı Hak, “...Bugün sizin için dininizi kemâle erdirdim. Size nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslâm’ı seçtim…” [Maide suresi, 3] buyurmaktadır.

Ayet-i kerimeden açık bir şekilde anlaşılıyor ki; Allah Teala’nın bizler için seçtiği İslâm dini mükemmelliğe ulaştırılmış, gerek ayet-i celilelerle gerekse hadis-i şeriflerle/sünnetle, sahabe, tâbiin ve müctehid imamların görüşleri ile temel inanç ve amel esasları açıklanmış, kişilerin dinî-dünyevî hayatıyla ilgili mükellefiyetleri ayrı-ayrı bildirilmiştir. Dinde eksik bir taraf bırakılmamıştır. Bütün bunlara rağmen kişinin, dinde sanki eksiklik varmış gibi çeşitli sebeplerle bid’at ve hurâfelere sapması, onlara inanarak bağlanması ve hayatında tatbik etmesi Allah’ın hükümlerini açıkça beğenmemek ve onlara karşı gelmektir.

Hz. Mevlamız, “Haktan sonra dalâletten başka ne kalır?” [Yunus suresi, 32] ve “İşte bu benim dosdoğru yolumdur; o yolda yürüyünüz, başka yollara sapmayınız ki, sizi O’nun yolundan ayırmasın.” [En’am suresi, 153] buyurarak, Kur’an ve sünnetle bağdaşmayan Ehl-i Sünnet dışı inanç ve amellerin/bid’at ve hurâfelerin dalâlet ve sapıklık olduğunu bildirmektedir.

***

Rasûlullah Efendimiz (s.a.v.) ise, “Bir kimse, dinimizden olmayan bir şeyi ihdâs ederse, o şey merduttur.” [Sahîhayn] Başka bir hadiste de, “…Sözlerin en hayırlısı Allah’ın kitabıdır; en hayırlı hidayet Hz. Muhammed’in (s.a.v.) hidayetidir. Dinde olmayan işlerin en fenası sonradan uydurulan şeylerdir. Her bid’at dalâlettir” [Sahih-i Müslüm] buyurarak dalâlete/sapıklığa götüren bid’at ve hurâfelere karşı bizi uyarmıştır.

O Halde dünyamızı ve ahiretimizi ma’mur etmek istiyorsak, bid’at ve hurâfelerden uzak durmamız lazım. ‘Ne yapalım, örf ve âdetlerimiz/geleneklerimiz-göreneklerimiz böyle, bunlardan zarar gelmez’ diye düşünüp aldanmayalım. Dinlerini bu tür bid’at ve hurâfelerle dolduran geçmiş ümmetlere benzemeyelim. Bilmediğimiz bir meselede ihtilafa düşersek, onu çözmek için Allah’ın Kitabı’nı ve Resulüllah’ın (s.a.v.) sünnetini, sahabenin söz ve uygulamalarını, Ehl-i Sünnet âlimlerinin içtihatlarını ölçü alalım. Hakiki manadaki kurtuluşumuzun ancak bu şekilde olacağını asla unutmayalım.

Mum meselesi için ayrıca bkz. http://www.mollacami.net/soru-ve-cevaplar-904.html

bid'at, mum, söndürürken, üflemenin, bir sakıncası var mı, yoksa üflemek yerine sallayarak veya elle kapatarak mı söndürmeli, hurâfe, dalâlet,

Yorumlar (0)
Yorumlarınızı asagidan yazabilirsiniz. Yeni soru sormak icin ise buraya tikla

MollaCami.Com